Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Babacan ve Davutoğlu’na sert kelamlar: Gramajlarını biliyordum

Yarın gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı 2. çeşit seçimi öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan değerli açıklamalarda bulundu. Erdoğan A Haber ve ATV ortak yayınında eski yol arkadaşları, şimdiki muhalefet önderleri Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’na da yüklendi.

“GRAMAJLARINI BİLİYORDUM”

Sert sözlerle konuşmasına başlayan Erdoğan, “Bu söylenen şahıslara başbakanlıksa başbakanlık verdik. Bakanlıksa bakanlık… Ancak insanoğlu doymuyor. Başbakanlık misyonunu verdiğimiz zat ayrılığında bir veda konuşması yapmıştı. Pazara kadar değil mezara kadar beraberiz demişti. Başkası bana istifasını getirirken yanımdaki arkadaşların kifayetsiz olduğundan bahsetmişti. Senin yanındakiler ne kadar kifayetli diye sorduğumda bana karşılık verememişti. Ben onların gramajını biliyordum.” dedi.

“HEPSİNİ TOPLASAN 1 YAPMAZ”

Erdoğan açıklamalarına şöyle devam etti: “Kılıçdaroğlu’nun koltuğu kapmak için gereksinimi var. Hepsini toplasan 1 yapmıyor. Kılıçdaroğlu’nun kaygısı ne yapıp ne edip Cumhurbaşkanlığı koltuğunu kapmak. Birinci cinsteki durumu gördük. YETERLİ Parti, öbür tarafta HDP. Yüklü olan bu iki parti. Öbürleri 1 puanı bile toplayamıyor. Kılıçdaroğlu o kadar hesap uzmanı ki bunlara 40 vekillik verdi. Karşımızda olan koalisyon tek başına değil. Bir de bunların dışarıda hamileri var.

“ONLARIN BİRÇOĞUNA GEREKSİNİMİMİZ YOK”

Biz bağımsız güçlü Türkiye’yi kurmaya çalışırken onlar bölünmüş Türkiye istiyorlar. Biz pazar günü seçimi aldığımızda onların hesapları tutmayacak. Bunlar paramparça olacaklar, duman olacaklar. Bunların bir kısmı yahut tamamı emekliye ayrılacak. Bunların milletlerarası platformdaki yükü ne? Kilosu ne? Buna baktığımızda bunu göremezsin. Zatımı dünyadaki önderler ağır bir formda arıyorlar ‘ben evvel geleyim, merasime geleyim’ diye. Onlar da tüm kamuoyu araştırmalarını takip ediyorlar. Biz de pazar gününü görelim, sizi ararız diyoruz. Bu hususta birtakım şeyleri çabucak konuşursak yanlış olur. Partiden ayrılıp bize katılmak isteyenlere kapımızı kapatmadık. Lakin sabıkası olanları başka. Bu tabanımızı da üzer. Sabırlı olmakta yarar var. Onların birçoğuna da gereksinimimiz yok.”