CHP Genel Lider Yardımcısı Lale Karabıyık’tan öğretmenlikle ilgili açıklama
CHP Genel Lider Yardımcısı Lale Karabıyık, “Uzman ve başöğretmenlik kaldırılmalı. Unvanlar için belirlenen fiyatlar, başvurma şartı için aranan kıdem ve derecedeki tüm öğretmenlere de verilmelidir. Öğretmenliğin apoletlere değil; meslek olarak güçlendirilmeye muhtaçlığı vardır” dedi.
CHP’li Karabıyık, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Karabıyık, okulların tatil devrine girdiğini hatırlatarak, ” Milli Eğitim Bakanlığı‘nın şapkasını önüne koyarak biten devri düzgün bir biçimde değerlendirmesi, muvaffakiyet ve başarısızlıklarını ortaya koyması ve bunları kabullenmesi son derece kıymetli. Yeni periyotta öğretmen atamalarının kâfi bir formda yapılabilmesi, en az 100 bin öğretmen atamasının yapılması mecburî. Okula yeni başlayacak öğrencilerin kayıtlarının meselesiz bir biçimde halledilebilmesi ve velilerden kayıt parası ismi altında para alınmaması kıymetli. Geçen yıl okullara kâfi fiyatlar sağlanıyor dendiği halde velilerden gelen şikayetler üzerine örnekledik, bunları bakanlığa gönderdik. Yeni kayıt devrinde bu meselelerin yaşanmaması için gereken önlemlerin alınması, okulların muhtaçlıklarının gerçek manada karşılanması son derece önemli” dedi.
‘YENİ BİR MESLEK KANUNU HAZIRLANMALI’
Öğretmenlikte yeni bir meslek kanununa muhtaçlığın olduğunu vurgulayan Karabıyık, “Kariyer basamakları sisteminin kaldırılması son derece kıymetli. İktidar, şu anda Anayasa Mahkemesi kararını beklemeden öğretmen örgütleriyle, sendikalarla yan yana gelerek, yeni bir meslek kanunu hazırlamalı. Buna büyük bir gereksinim olduğunu hatırlatmam gerekiyor. Uzman ve başöğretmenlik kaldırılmalı. Unvanlar için belirlenen fiyatlar, başvurma şartı için aranan kıdem ve derecedeki tüm öğretmenlere de verilmelidir. Öğretmenliğin apoletlere değil; meslek olarak güçlendirilmeye muhtaçlığı vardır” diye konuştu.
‘ÇEDES PROTOKOLLERİNİN ÇABUCAK SONLANDIRILMASI ÖNEMLİ’
Türkiye’nin 12 yıllık mecburî eğitim uygulaması yapan bir ülke olduğunu anımsatan Karabıyık, “Çocuklarımızı korumak, Cumhuriyeti’mizin kuruluş prensiplerinden biri. Bunu hiç unutmayalım. Okullar öğrenci ve öğretmenlere aittir. Öğrenci ve öğretmenler dışında sınıflara öteki bireylerin girmesi, okulların asıl işi eğitimi olmayan kurumlarca faaliyet alanı haline getirilmesi gerçek değildir. ÇEDES protokollerinin çabucak sonlandırılması kıymetlidir. Bu mevzuda ısrar edilmesi, devam ettirilmesi, siyasal ve toplumsal kutuplaşmanın okullara daha fazla taşınması manasına gelmektedir ki bu eğitime büyük bir olumsuz darbe daha getirecektir” dedi. (DHA)