Ebeveynlere “çocukları havuzda yalnız bırakmayın” uyarısı
İstanbul Gençlik ve Spor Vilayet Müdürlüğüne bağlı Avrupa Yakası Çok Hedefli Spor Salonu Tesis Amiri Mürşid Memioğlu, yaz aylarının gelmesiyle çocukların serinlemek ve eğlenmek için yüzme havuzlarını ağır olarak kullandıklarını belirterek, ebeveynlerin de boğulma ihtimaline karşı havuzdaki çocuklarını dikkatli takip etmesi gerektiğini söyledi.
Memioğlu, AA muhabirine, hava sıcaklığının artmasıyla vatandaşların serinlemek için deniz ve yüzme havuzlarını tercih ettiğini anlattı.
Bu durumun havuzların ağırlaşmasına sebep olduğuna değinen Memioğlu, şöyle konuştu:
“Özellikle kalabalık havuzlarda, çocuk havuzlarında, ebeveynlerimiz, çocuklarımızı inançlı olduklarını düşündükleri için yalnız bırakıyor fakat çocukların kesinlikle gözlerinin önünde olması gerekiyor. Zira yaşanabilecek bir karışıklıkta o çocuğun ne yaptığını fark edemeyebiliriz. Eğlendiğini, kulaç attığını sanabiliriz lakin çocuk orada çırpınıyor olabilir. Kesinlikle çocuklarımızı gözlerimizden ayırmamalıyız. Daima onları denetim etmeliyiz.”
“Kolluğu ve simidi var ben rahat olayım, dememeleri gerekiyor”
Ebeveynlerin, çocuklarına can simidi ve kolluk takmasına karşın havuzda tek başlarına bırakmamaları gerektiğini belirten Memioğlu, şöyle devam etti:
“Can simidi ve kolluk dediğimiz güvenlik açısından kullandıkları malzemeler şahısların kolundan çıkabilecek şeylerdir. O yüzden ‘Kolluğu ve simidi var ben rahat olayım’ dememeleri gerekiyor. Rastgele bir dalga oluştuğunda ya da yanından geçen birisi o simide çarptığında, o simidin suyun kaldıran gücünü sağlayamayacağını düşünmeleri gerekiyor. Hiçbir formda çocuklarını yalnızca kolluklar ve can simitleriyle ya da oyun emelli şişme hayvan figürleri olan oyuncaklarla tek başlarına bırakmamalarında büyük yarar var. Hiç farkında olmadan çocuğumuzun suyun tabanına battığını, suya düştüğünü fark edebiliriz. Tahminen önemli bir sıhhat sorunu olmadan o çocuğu alabiliriz lakin önemli bir travmaya sebep olur. Su cümbüştür, su hoştur, su serinletir. Onu o halde düşünmek lazım lakin eğlenirken dediğim üzere üzülmemek lazım. Bütün önlemleri kendimizin de tesis yetkililerinin de alması yararlı olacaktır.”
Mürşid Memioğlu, açık havuzun yer aldığı site ve otellerde, kullanım dışı saatlerde küçük çocukların buraya düşmelerini engelleyecek perdeler yahut havuz üstünü kapatacak brandalar kullanılmasının değerini vurgulayarak, “Çünkü bu hususta haberlerde de görüldüğü üzere daha evvel yaşanan kimi durumlar olmuştu. Bir çocuğumuzun kaybı hepimizin ıstırabı olur. Bu çok kıymetli bir güvenliktir. Vatandaşlar, bunu kesinlikle gitmiş oldukları tatil beldelerinde ya da bulundukları sitelerde yöneticilerine iletmelidir.” dedi.
“Hiç beklenmedik bir anda kalp krizi yahut kas spazmı geçirebiliriz”
Havuzlarda boğulma hadiselerine karşı alınabilecek güvenlik önlemlerini aktaran Memioğlu, şöyle devam etti:
“Havuzlarımızın güvenliği açısından 1 metreden fazla derinliğe sahip olan havuzlarda cankurtaran zaruriliği bulunmaktadır. Cankurtaranın bulunmadığı yerlerde, her kullanıcı yüzmeyi çok güzel bilse bile insan sıhhatinin kasvete girebileceği durumlar oluşabilir. Hiç beklenmedik bir anda kalp krizi yahut kas spazmı geçirebiliriz. Bu durumlarda yüzmeyi ne kadar güzel bilirsek bilelim maalesef can kaybına sebep olabilir. Bu sebeple havuz kullanıcılarının girmiş oldukları havuzlarda cankurtaranın bulunup bulunmadığını kesinlikle denetim etmeleri, cankurtaran yoksa mevcut tesislerdeki yöneticilere bilgi vermeleri ve o cankurtaranın havuzda bulunduğu anlarda havuzu kullanmalarını tercih etmelerini öneririz.”
Havuz kenarlarının kaydırmaz taban olmasının düşme ve çarpmaları engelleyeceğinin altını çizen Memioğlu, havuzlarda mevcut cankurtaranların materyallerinin ulaşılabilir noktada bulunmasının gerekliliğine dikkati çekti.
Memioğlu, havuzlarda misyon alan cankurtaranların sertifikalı olmasının ehemmiyetine de değindi.
Havuzlardaki temizlik
Memioğlu, havuzlardaki yoğunluğun paklık açısından kimi sorunlar oluşturabildiğini anlatarak, buralarda Dünya Sıhhat Örgütünün belirlediği 1-3 ppm klor oranının aşılamayacağını tabir etti.
Dip paklığı ve hijyen için kimyasalların sistemli havuzlara nizamlı verilmesi ihtarında bulunan Memioğlu, “Günde iki kez sıcaklık ölçümlerinin yapılması, kapalı havuzların bilhassa 25 ve 28 derece aralığında tutulabilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bunun sebebi 25 derecenin altına düşerse çocuklarda hipotermiye sebep olmasıdır. 28 derecenin üstüne çıkarsa da havuz suyundaki bakterilerin artışına sebep olmaktadır.” diye konuştu.
Memioğlu, vatandaşların havuza giriş yapmadan evvel ve sonra duş almalarının, ayak dezenfektan tablalarından geçmelerinin bulaşıcı hastalıkların önüne geçeceğini lisana getirdi.
Havuzda bone kullanımının alışkanlık haline getirilmesinin kıymetli olduğuna değinen Memioğlu, vatandaşların yalnızca havuzda kullanacakları terlikleri olması gerektiğini kaydetti.